Ana içeriğe atla

PANİK BOZUKLUK


Panik bozukluk anksiyetenin artmasıyla meydana gelen ve beklenmedik anlarda gerçekleşiyor olmasıyla karakterizedir. Kalp krizi geçirdiğini düşünmek, ölüm korkusu, delireceğini düşünme hissiyle beraberinde gelir. Atak sadece 15 saniye sürebileceği gibi 30 dakikayı bulan ataklarda bilinmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla panik bozukluk çok daha fazladır.

Amerikan Psikiyatri Derneğine göre kişinin atak geçirdiğini söyleyebilmemiz için aşağıda yer alan semptomlardan en az 4 tanesinin o esnada gerçekleşiyor olması gerekmektedir. Bunlar:
·         Göğüste ağrı
·         Üşüme, sıcak basması
·         Ölüm korkusu
·         Baş dönmesi
·         Kontrolü kaybettiğini veya delireceğini hissetme
·         Boğuluyormuş gibi olma
·         Mide bulantısı ve diğer mide rahatsızlıkları
·         Vücudun belli yerlerinde uyuşma hissi
·         Titreme
·         Nefes alamama, nefes darlığı
·         Terleme
Panik bozukluk genellikle 18 ile 25 yaş arasında kendini göstermektedir. Genellikte fazla uyarana maruz kalan ve anksiyete düzeyi yüksek kişilerde gün yüzüne çıkmaktadır. Genellikle hastanelerin acil servislerine kalk krizi geçirdikleri şikâyetiyle başvuran hastaların çoğu esas olarak panik atak geçirmektedirler. Kalp krizinin semptomlarıyla panik atak süreci birbiriyle çok benzeşmektedir. Hasta atak esnasında endileşilidir ve konuşması ya çok azdır ya da hiç konuşamaz. Bir yere oturur kalır ve içindeki ölüm, panik, korku hissiyle baş etmeye çalışır. Panik atak geçse bile bir daha panik atak geçirebileceği düşüncesiyle kendini tekrar atağa sokabilir.
Panik atak gerçekte fizyolojik olarak şu şekilde gerçekleşir. Beynimizin amigdala bölümünde kaygıya sebep olan tehlike alarmı devreye girdiğinde anksiyete düzeyimiz artış gösterir. Bu alarm haliyle başa çıkmak için vücut epinefrin olarak adlandırılan bir çeşit adrenalin hormonu üretir. Bu adrenalin hormonu böbrek üstü bezleri tarafından salgılanır ve kişiye kalıp mücadele etmesi ve ya oradan uzaklaşması gibi iki çeşit bir çözüm sunar. Ancak adrenalinle bu kez nabız artar ve bunun sonucunda da vücutta terleme gerçekleşir buna mide bulantısı ve nefes alış verişinde sıkıntılar eşlik eder. Bütün bu fizyolojik süreç aslında bizim için panik atak semptomlarının da başladığının bir göstergesi olur.
Kişinin aile geçmişinde panik atak hastası birinin var olması, günlük stres düzeyinin yüksek olması, travma olarak nitelenecek bir ölüm yaşamış olmak, fiziksel ve cinsel istismar, aşırı sigara, alkol ve madde tüketimi kişinin panik atak geçirmesi için risk faktörü olabilmektedir. Yaygın anksiyete bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk ve travma sonrası stres bozukluğu da panik atağı tetikler ve bu hastalıklarda panik atak komorbit olarak görülmektedir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kimseye Muhtaç Olmadan Karabiber Büyüsü Yapabileceksiniz

   Kimseye Muhtaç Olmadan Karabiber Büyüsü Yapabileceksiniz Karabiber Büyüsü Yaparak Acayip Değişimler Yaşadım! Evde  karabiber büyüsü   yapmak mı istiyorsunuz ve bunu yaparken sözde uzmanların sömürüsüne uğramadan rahatlıkla bu tılsımdan istifade etmeyi mi arzu ediyorsunuz? Öyleyse 41 karabiber duası adıyla da bilinen, fakat gerçekte bir büyü olan bu uygulama tam size göre. Ortalama 3 dakika içinde bu konuda neredeyse bir uzman kadar bilgi sahibi olacaksınız, yanı sıra başka insanlar üzerinde bir hakimiyet kurmanın gücünü yaşayacaksınız. 41 Karabiber Duası Deneyenler Evvela şunu söylemek gerekir ki 41 karabiber duası adıyla da bilinen karabiber büyüsünü deneyen insanların çoğu, bu uygulamadan sonuç alamamıştır, bu da gayet normal bir durumdur; çünkü uygulamanın sonuçsuz kalması, yanlış yapılmasından kaynaklanmaktadır. Fakat birazdan  karabiber büyüsünü  tam olarak öğrenmeye başlayacaksınız ve gayet başarılı sonuçlar elde edeceksiniz. Ta...

Aljinat Nedir

  Alginat, biyomedikal bilimler ve mühendislik alanlarında biyolojik uyumluluk ve kıvam kolaylığı gibi avantajlı özellikleri sebebiyle çok sayıda uygulama alanı bulmuş bir biyolojik materyaldir. Bu jeller dokulardaki hücre dışı çeperleriyle yapısal benzerliği savunduğu ve birkaç kritik rol oynamak için manipüle edilebildiği için,  aljinat   hidro jelleri bilhassa yara iyileşmesi, ilaç verme ve doku mühendisliği uygulamalarında cazip olmuştur. Bu derleme,  aljinat   ve sıvılı jellerinin genel özellikleri, biyolojik tıbbi uygulamaları ile ilgili kapsamı geniş bir genel bakış sunacak ve bu polimerler ile yapılacak çalışmalarda yeni perspektifler sunacaktır.  Aljinatın Muhteva Özellikleri Nelerdir?   Aljinat içerisindeki biyolojik materyaller ananesel olarak inert olacak ve yerleştiği yapıda biyolojik sistemlerle etkileşime girmeyecek şekilde tasarlandı. Son zamanlarda   aljinat   bir hayli kullanım alanına erişmiştir. Bununla beraber, yirm...

Anguldurva Nedir?

  Ağız ve diş sıhhati sosyal hayatta ve genel beslenmede oldukça ehemmiyetlidir. Kötü dişler, diş kaybının yanı sıra kişiye psikolojik ve fonksiyonel manada sıkıntı yaratırlar. Diş hekimleri diş kontrolleri esnasında bir hayli değişik aleti kullanmak vaziyetinde kalırlar. Anguldurva, diş hekimliğinde, ortodontik rehabilitasyonlar sırasında sıkça kullanılan aletlerin başında gelir. Anguldurva, çoklukla dişlerin boyutlarının azaltılması emeliyle kullanılmaktadır. İnterproksimal mine azalması denilen bu işlem, dişlerin doğru pozisyonda kalması için yeterli alan yaratmayı sağlar. Ayrı olarak dişe yapılan endodonti, implant ve dolgu gibi diğer müdahalelerde diş hekimleri tarafından kullanılmaktadır.   Anguldurva Çeşitleri Nelerdir?   Anguldurva ‘nın piyasada en sık karşımıza çıkan modelleri şunlardır: İçten sulu, dıştan sulu, kırmızı kuşak, ışıklı modeller, implant için kullanılan modeller, endodonti için olanlar, yeşil kuşak, mavi kuşak, mandallı modeller, anahtarlı mod...