Ana içeriğe atla

ANKSİYETE BOZUKLUĞU


                                                                            Anksiyete Bozukluğu Nedir?
Yaygın anksiyete bozukluğu (YAB) yaşayan insanlar sıradan gelişen olaylar ya da durumlarla ilgili kontrolsüz bir şekilde endişe duyarlar. Kaygı, korku, sıkıntı, bunaltı ve endişeye benzeyen duygular yaşar. Aşırı endişeli olma durumu kişinin günlük yaşamındaki akışıda engeller hatta yaşamda sürdürdüğü planlarıda yapmasına engel olur. Yaygın kaygı bozukluğunda her olay ya da durumda olumsuz düşünürler bunlar özellikle sağlık, aile, para gibi konularda. Çoğu zaman kişi endişesinin aşırı olduğunun bilincinde fakat bu endişesini kontrol altında tutamaz ve sakinleşemez. 
Yaygın anksiyetenin görülme oranı %5-6dır. Geç ergenlik ve erken erişkinlikte başlayıp yaşlılıktada sık görülen bir hastalıktır. Yaş arttıkça duyulan kaygı duyarlılığı da artar.
                                     Anksiyete Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Bir durumun ya da olayın gerçek bir nedeni yoksa bile ya da nedeni olsa dahi durumla ilgili kontrol dışındaki endişelilik hali hastalığın temel bir belirtisidir. Genelde kişi endişesinin aşırı olduğunun farkında oluyor ancak bunu kontrol altında tutamaz.
Yaygın kaygı halinde huzursuzluk veya kendini tetikte hissetme, çabuk yorulma, odaklanamama, unutkanlık hissi, sinirlilik, kas ve baş ağrıları, yutma problemleri ve uyku bozukluğu belirtilerinin tamamı ya da bir kısmı ile birlikte bulunur.
                                       Anksiyete Nasıl Oluşur?
Çocukluk ve genç erişkinlikte başlıyor yavaş ve sinsi bir gelişim seyrediyor. Belirtiler dönem dönem alevlenme ve  iyileşmeler olarak görülür. Stresli bir yaşam olayı olduğunda belirtiler ortaya çıkıp kötüleşir. Hastalığın oluşmasında kalıtsal etkenler, kişilik özellikleri ve stres verici yaşam olayları da dahildir.
                                        Anksiyete Bozukluklarının Türleri Nelerdir?
Obsesif kompulsif bozukluğu; Tekrar eden saplantılı ve takıntılı davranışlardır. İstem dışı oluşan düşünceler yüzünden kişide korku halindedir. Bu düşünceleri bastırmak için ellerini yıkar, kapının kilidini kontrol eder, ocağın altının açık olup olmamasına bakar.
Panik Atak; Kişide şiddetli bir korku ve endişe hali uyandırır. Panik atak geçiren hastalar kalp krizi geçirdikleri hissine kapılırlar. Fiziksel olarakta kalp atışları ve nabızları çok yüksektir.
Travma Sonrası Stres; Travmatik bir olay yaşadıktan sonra hissedilen korku hissidir. Travmayı yaşayan kişiler olayları tekrar gözlerinde canlandırır.

                                         Anksiyete Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?
Yaygın anksiyete bozukluğu öncelikle tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bu hastalık için öncelikle bir psikiyatri uzmanına danışmaktır. Psikiyatrik değerlendirmeler yapıldıktan sonra bu belirtilerin herhangi bir fiziksel hastalıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığıda incelenmelidir.
Tedavi gören Anksiyete Bozukluğu  hastaları çoğunluğu tedaviden fayda alır. Psikoterapi ya da ilaç tedavisi uygulanabilir. Bu yöntemlerden birini ya da iki yönteminde birlikte kullanılması tedaviyi daha etkili kılar. Bu hastalıkta en çok kullanılan psikoterapi yöntemi ise bilişsel davranışçı  terapidir. Bu modelin hastalık için ön gördüğü görüşü ise; bireylerin gerek kendileri, gerekse yaşamla ilgili inançları nedeniyle çoğu durumu tehdit olarak algılayarak normal kaygının hastalık boyutuna geçtiğidir.
                       Anksiyete İle Başa Çıkma Yöntemleri

Nefes egzersizleri; Doğru nefes alma tekniklerini öğrenerek sakinleşmeyi sağlayabiliriz.

3-3-3 kuralını uygulama; Etrafınızdaki üç şeyin ismini söyleyin. Duyduğunuz üç sesi söyleyin. Parmaklarınızı, bileklerinizi ovun.

Kendinizi meşgul edin; Anksiyete krizinin geldiğini hissettiğiniz anda ‘an’ da kalıp neler hissettiğinize odaklanın

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kimseye Muhtaç Olmadan Karabiber Büyüsü Yapabileceksiniz

   Kimseye Muhtaç Olmadan Karabiber Büyüsü Yapabileceksiniz Karabiber Büyüsü Yaparak Acayip Değişimler Yaşadım! Evde  karabiber büyüsü   yapmak mı istiyorsunuz ve bunu yaparken sözde uzmanların sömürüsüne uğramadan rahatlıkla bu tılsımdan istifade etmeyi mi arzu ediyorsunuz? Öyleyse 41 karabiber duası adıyla da bilinen, fakat gerçekte bir büyü olan bu uygulama tam size göre. Ortalama 3 dakika içinde bu konuda neredeyse bir uzman kadar bilgi sahibi olacaksınız, yanı sıra başka insanlar üzerinde bir hakimiyet kurmanın gücünü yaşayacaksınız. 41 Karabiber Duası Deneyenler Evvela şunu söylemek gerekir ki 41 karabiber duası adıyla da bilinen karabiber büyüsünü deneyen insanların çoğu, bu uygulamadan sonuç alamamıştır, bu da gayet normal bir durumdur; çünkü uygulamanın sonuçsuz kalması, yanlış yapılmasından kaynaklanmaktadır. Fakat birazdan  karabiber büyüsünü  tam olarak öğrenmeye başlayacaksınız ve gayet başarılı sonuçlar elde edeceksiniz. Tarif etmeye başlıyoruz: Tuz ve Karabiber Yakmak Bi

Anguldurva Nedir?

  Ağız ve diş sıhhati sosyal hayatta ve genel beslenmede oldukça ehemmiyetlidir. Kötü dişler, diş kaybının yanı sıra kişiye psikolojik ve fonksiyonel manada sıkıntı yaratırlar. Diş hekimleri diş kontrolleri esnasında bir hayli değişik aleti kullanmak vaziyetinde kalırlar. Anguldurva, diş hekimliğinde, ortodontik rehabilitasyonlar sırasında sıkça kullanılan aletlerin başında gelir. Anguldurva, çoklukla dişlerin boyutlarının azaltılması emeliyle kullanılmaktadır. İnterproksimal mine azalması denilen bu işlem, dişlerin doğru pozisyonda kalması için yeterli alan yaratmayı sağlar. Ayrı olarak dişe yapılan endodonti, implant ve dolgu gibi diğer müdahalelerde diş hekimleri tarafından kullanılmaktadır.   Anguldurva Çeşitleri Nelerdir?   Anguldurva ‘nın piyasada en sık karşımıza çıkan modelleri şunlardır: İçten sulu, dıştan sulu, kırmızı kuşak, ışıklı modeller, implant için kullanılan modeller, endodonti için olanlar, yeşil kuşak, mavi kuşak, mandallı modeller, anahtarlı modellerdir. Ters

Aeratör Nedir?

  Dişler hem canlı hem de cansız dokulardan oluşur. Dentin olarak adlandırılan yumuşak dokunun iç tabakası muhteva olarak iskelet kemiklerine benzemektedir. Son derece yoğun kalsiyum içeren ve kemikten daha sert olan, dişlerin dış tabakasını oluşturan bölüme ise mine isimi verilir. Mine, vücut tarafından yine üretilemez.   Diş çürüğü, ağızda bulunan çeşitli bakterilerden kaynaklanır. Ağızda bulunan bir bakteri türü, yedikten sonra dişte kalan artık gıda partiküllerini kullanır. Bu bakterinin metabolizma yan ürünlerinden biri plaktır. Diğer bakteriler kendilerini bu plakağa bağlar ve diş minesinde küçük deliklerin oluşmasına kapı aralayan bir asidin salgılanmasına yol açarlar. Böylelikle diğer bakterilerin bu deliklere ve yarıklara girmesine ve aşağıda bulunan yumuşak dokuyu aşındırmasına müsaade ederler. Yumuşak dokunun bozulması sonrası şiddetli ağrı hissedilir. Rehabilitasyon edilmeyen boşluklar diş çürüğü ve apse gibi hastalıklarla sonuçlanabilir. Bu hastalıkları önlemek için di